Bütün şehir görsellerle dolu: Daha fazlasını bilmek istemenizi sağlayacak geniş formatlı fotoğraflar. Posterler asla kendi başıma keşfedemeyeceğim sergilere işaret ediyor. Her yerde ilginç görünen insanlarla tanışıyorum. İlginç kıyafetler giyen aydınlar ve sanatçılar, boyunlarında fotoğraf makineleri taşıyan fotoğraf meraklıları, aynı zamanda yoldan geçenler ve turistler de var. Çok fazla aktivite var. İnsanlar meydanlarda veya açık alanlarda duruyor, konuşuyor, fikir alışverişinde bulunuyor, merak ediyor. Bazı insanlar bir dizi fotoğraf çok abartılı göründüğünde başlarını sallar ve gözlerini devirir. Havada özel bir atmosfer var: Fotoğraf burada canlanıyor.
Fransa’nın güneyindeki “Rencontres d’Arles”ı her ziyaret ettiğimde böyle hissediyorum. Her yıl temmuz ayından eylül ayına kadar gerçekleşirler. Saul Leiter ve Diane Arbus gibi fotoğrafçılığın büyük isimleri bu yıl etkileyici retrospektiflerde sergilenecek. Ancak yeni gelenler bile kendilerini dünyaya tanıtabilecekleri bir platforma sahip oluyor. Belki kendinizi bir anda fotoğraf kitaplarınızın başlıklarından tanıdığınız birinin yanında bulacaksınız. Onunla konuşabilir, sorular sorabilir ve nasıl konuştuğunu ve hareket ettiğini deneyimleyebilirsiniz.
Köln Uluslararası Fotoğrafçılık Sahnesi Festivali kapsamındaki sergi: Burada sanatçıları ve küratörleri yakından tanıyabilirsiniz.
(Fotoğraf: Pia Parolin)
İkonik fotoğrafların ardındaki insanları deneyimlemeyi seviyorum. Nasıl tartışıyorlar? Ünlü fotoğraflarından beklediğim kadar söyleyecekleri var mı? Tüm sorulara cevap veriyorlar mı yoksa müstakil bir kaide üzerinde mi duruyorlar?
Bir yanıt yazın