Başkentin yakın geçmişini inceleme fırsatlarından biri
150 yıl önce, 1875'te Jama Mescid, Eski Delhi tarafından Alman fotoğrafçı John Edward tarafından yakalandı. Fotoğraflarda, 17. yüzyıl anıtı tamamen boş görünüyor. Yani onun çevresi. Günümüzde aynı odalar her zaman daha dolgundur, böylece fotoğraflarda çekilen manzara tamamen tanınmaz görünüyor.
Her ikametgahta olduğu gibi, Delhi karakterini birçok kez yeniden tasarladı. Şehrin eski fotoğrafları neyin değiştiğini ve neyin değişmediğini gösteriyor. Bu resimlerin en iyisi artık var olmayan bir duvarlı şehir şirketinden geldi. 20. yüzyılın başlarında, Chandni Chowks Faiz Bazar'daki Ha Mirza & Sons'un fotoğraf stüdyosu, başkentin anıtlarını gösteren bir dizi kartpostal üretti. Kartlar Delhi'de fotoğraflandı ve Almanya'da basıldı. Resimler Delhi'nin anıtlarının ve sokaklarının etkileyici temsillerini gösteriyor, ancak onlarda bir Delhi Walla keşfedilemez. Bununla birlikte, her fotoğrafın bir Fars bahçesinin simetrik uyumu vardır, her şey izleyici bu dünyanın sonsuza dek süreceğine inanıyor gibi görünüyor.
Ancak, bu resimler zor ve dengesiz bir dünyaya aittir. Delhi, Moguln'ın düşüşüne ve binlerce Delhiwallas'ın katliamına yol açan İngilizlere karşı 1857 ayaklanmasından hala kurtuldu. Şehir, Hindistan'ın yaklaşan bölümünü tekrar değiştirecekti. Bu kartpostal fotoğrafları Dilli için belli bir an alabilir, ancak yanlışlıkla bildiklerimizi önerirler.
Buna ek olarak, bu önemli çağda Instagram'ın var olmaması sinir bozucu. Mohalla Shops ve Bazar -gassen dahil olmak üzere, sıradan Delhiwal -evleriniz, kıyafetleriniz ve günlük gerçeklerinizin diğer detaylarının çok az görsel kaydı var. Bir süre önce, bu muhabir 20. yüzyılın başlarında Delhi'deki eski bir sakinin aile albümüne ait bir portreyi keşfetti. Kırılgan basınç kısmen yırtılır ve zamanla sızar, ancak içindeki insanlar açıkça görülebilir. Ortadaki sakallı adam çizgili bir Sherwani ve Turki topi'de bulunur. Elleri dünyasının uzun ömürlülüğünden sigortalı görünüyor. Büyük romanında, Fransız yazar Marcel Proust şöyle yazdı: “Geçmiş, imparatorluğun dışında, aklın kapsamının ötesinde, maddi bir nesnede …” Bu mantıkla, zaman içinde donmuş olan bu kraliyet figürü, Delhi'nin harap geçmişinin ruhunu gizler.
Bir yanıt yazın