Bu sizin ilçenizdeki orandır

Harita ile analiz

Giderek daha az sayıda Alman kendi evine sahip – bölgenizdeki oran bu

Bahçeli, kendi dört duvarı arasında yaşayan bir ev: Almanya'daki çoğu insan için kendi evine sahip olma hayali sadece bir hayal olarak kalıyor. Pestel Enstitüsü'nün “Almanya'da Ev Sahipliği” adlı güncel araştırması bu konuda özellikle acı bir sonuca varıyor. Sahiplik oranı şu anda yüzde 44'ün altında. Bu son 15 yılın en düşük değeri. Almanya kiracı bir ülke ve enstitünün başkanı Matthias Günther'e göre acilen sahip ülke haline dönüştürülmesi gerekiyor. Pazartesi günü sonuçları sunarken “Bu sosyal istikrarı getirir” dedi.

Daha sonra okuyun Reklamcılık

Daha sonra okuyun Reklamcılık

Çalışmanın eleştirileri özellikle son yılların konut politikasını etkiliyor. Devlet 25-45 yaş arası grubu tam bir kiralık nesil haline getirdi. Ev sahipliği emeklilik planlamasında önemli bir faktördür. Ev sahipleri ve kiracılar arasında yapılan bir model hesaplaması, kiracıların emekli olduklarında genellikle daha az paraya sahip olduklarını göstermektedir. Kiracının aylık net 1.450 Euro'su varken, ev sahibinin hâlâ 2.200 Euro'su mevcut.

Kötü koşullara sahip programların finansmanı

Güneyde cumhuriyetin geri kalanına göre daha fazla ev sahipliği bulunurken, Ruhr bölgesi ve doğu Almanya'da değerler özellikle daha düşük. Konut sahipliği oranının en yüksek olduğu ilçe yüzde 72,3 ile Güneybatı Pfalz olurken, en düşük orana sahip bölge ise yalnızca yüzde 13,3 ile Leipzig oldu. Almanya Avrupa genelinde sondan ikinci sırada yer alıyor.

Daha sonra okuyun Reklamcılık

Daha sonra okuyun Reklamcılık

Enstitü, yakın geçmişteki finansman politikasındaki rakamların düşmesinin önemli bir nedenini görüyor. Bazı finansman programlarının süresi dolmuş ve yerini ancak benzer programların aldığı anlaşılmaktadır. 2023 yılında tarihsel olarak düşük sayıda konut birimi desteklendi. Alman Duvarcılık ve Konut İnşaatı Derneği'nin (DGfM) genel müdürü Christian Bruch, çalışma sonuçları hakkında “Mevcut finansman programlarının koşulları o kadar kötü ki, fonlar kullanılmıyor” diyor.

Gereksinimler belirsizlik getirir

Ailelerin öz sermayelerinin yetmemesi durumunda tekrar ev alabilmelerini sağlayacak destek programlarına ihtiyaç var. Bruch, “Fon, paraya gerçekten ihtiyacı olanları bulmalı” diye devam etti. Programlara öncelikle parası yeten kişiler erişebilecek. Bu nedenle, potansiyel geliştiriciler arasında belirsizlik yaratan ani çevresel düzenlemelerin azaltılmasına ihtiyaç vardır.


Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir